Thursday, November 14, 2013

tuhaf

ben şimdi usulca sokulurum yatağa...bu mevsimler sıkıntılı
çok üşür ayaklarım
..dertlenmem dert vermem çabalarım ısınsın diye
fazla düşünmem
düşünürsem uyuyamam
uyumazsam lacivert bir sabaha uyanmaz gözlerim...
ayaklar sıkıntılı varlıklar
getirir götürürler
çaresiz...
onların çaresizliği
benim mecburiyetlerim
...içerde odasında uyuyan kızım, koltukta uzanmış tv izleyen kocam ve klavyede gezinen parmaklarım değil de neden ayaklarım ...çok ağrıyor da ondan herhal !

Thursday, November 7, 2013

zamanı değerlendirme sorunsalı

aslında kalkıp pilavı ocağa koymam gerekirken yazıyorum bunları...belki evvelinde de 1 saat dinlendirebilirdim göz kapaklarımı
ama ne yaptım?
reddettim dinlenmeyi
az sonra koştururken belki zamanı doğru kullanamadığım için hayıflanacağım yine kendime...
ne çektim kendimden
ne ?


Sunday, October 27, 2013

Ahlar ağacı ( günün şiiri )


adı hüzün

mutlu anlarım küçük hediye paketleri gibi
bir heyecanla açıp içinden çıkana tebessümle bakmaktan ibaret
beklemekle ilgili umut etmekle ilgili hiçbir şey söylemiyorum
çünkü varolmayanın üzerine konuşmak anlamsız
boğazıma kadar battığım şeyin ne olduğunu biliyorum artık !
onun adı hüzün

Thursday, September 5, 2013

bazen tek cümle yeter ;

birbirine benzeyen yollarda kaybolmuş bir çocuğun kalp çarpıntısı  !


Thursday, August 15, 2013

müebbet acı



'' Çünkü V.Hugo'nun söylediği gibi evladını kaybeden bir anne için her günün ilk gün olduğunu ve bu acının ihtiyarlamayacağını biliyor. 
Annesi de buna müebbet acı diyor,.. ''

bir iç döküş okudum ve hayatım değişti....aklımda hep o satırlar...
öleceği güne kadar doğum gününü kutlamayacağını söyleyen bir dostun beni allak bullak eden satırları...baktığım her yerde yediğim her lokmada  gittiğim yollarda hep o satırlar hep...



Friday, April 26, 2013

cuma'm

...öyle küçük bahanelerim var sevmek için...hep bu bahaneler değilmidir başımızı yakan ;)
beklemeden ummadan seviyorum
derin bir nefes alarak başlıyorum güne
umutsuz iç çekişleriyle değil
haftanın son günü
haftamın son günü
seni seviyorum :)
sen de beni sev !

Thursday, April 25, 2013

tam da bu an hali !

brıdget jones değilim ben
her dakika renkli hikayelerim yok...hatta sürekli bu çok olumlu sürekli gülümseyen bedenin altında gidişattan kaygılı bir ruh hali var...zaman zaman duru okuyor olmasaydı gezinmeseydi bu ada da ne söverdim kendime vallahi en az size sövdüğüm kadar...durunun odasındayım
dışarı çıktı arkadaşlarıyla
artık ufak ufak kapı önü arkadaşlıkları ve bakkala kadar gitme denemeleri de yapıyor :) kıyamıyorum  bu yalnızlığa mahkum edilmiş hallerine...azıcık soluk alsın istiyorum...tabii ev de kaygılanmaya bir o cama bir bu cama koşturmayı da ihmal etmeden...ne yapayım güvenemiyorum kimselere :( ne fena ! ama öyle
çalışan annenin işi bitmez...biteni de vardır elbet böyle mükemmel her daim düzenli her daim yemeği dolapta hazır...ben hiç o model olamadım...bişeyi de tam olamadım ya ...yanarım yanarım ona yanarım :)  az sonra evdeki mesaim başlayacak...ne yapalım benim olayım da bu ...



Friday, April 19, 2013

özlemek

kulağımda bu şarkı varken sonsuza kadar yazabilirmişim gibi geliyor...boyut değiştirebilirmişim dünyanın tüm iğrençliklerini unutabilirmişim gibi
....
umursamamak beklememek kısaca
gitmek zamanları geldi ruhumun ...sıcacık iklimlerde güneşi hissetmenin zamanı
ayaklarımda küçük dalgaların oynaşma ,
tasasız , hesapsız uykulara dalma zamanı
buradan uzak diyarlarda
yıldızlarla dolu gökyüzünün altında
"var " olmak, varolduğunu hissetmek,
hafif esintili ürpermek zamanı
belki çok uzaktan gelen bir giter sesine eşlik etmek
ya da sevdiğinin omzu
ve kulağında sadece onun sesini duymak zamanı...
ben hazırım ama ya zaman ?
ne zaman ne? Zaman :(

Wednesday, April 17, 2013

yaz dedi usulca yaz...

keşke yazabildiğim gibi konuşabilsem
şu karşımda duran bembeyaz boşluğa doğru  akıp giden kelimeler aynı rahatlıkla dökülebilse dudaklarımdan ...
ne çok kızıyorum anlaşılmıyorum diye
belki de anlatamadığımı düşünmeden
sığındığım tek liman
benim sakin adam...
.ne zor geçti  yazmaktan vazgeçtiğim günler bilemezsin...heyecansız yalnız
derin bir kuyuda sadece kendimi işittiğim anlar
bitti....ben geldim :)


Monday, April 15, 2013

diye diye bugünlere gelmişim...

evet göreceklerim var daha biliyorum
hep bir mucize beklentisi
hep sihirli değneğin dokunacağını ve tüm hayatımızı değiştireceğini umarak geçirilmiş koca bir zaman
umut güzel şey ama bazan da tehlikeli..öyle sadece umarak bekleyemezsin
körü körüne inanamazsın
bir dayanağın yoksa
kalakalırsın
ne kadar bolmuş vaktim
takvimden bir günü silerken bir ömrü silivermişim yahu :(
şimdi meşgul etmeyin beni çok acelem var çünkü :))