Friday, December 28, 2007

beklentiler....umutlar....


tik tak seslerini duymuyorum artık....akıp giden zamanı düşünmüyorum..
ürkütücü aslında bazan
bazanda tam tersi mesela duru'nun hızla bebeklikten çıkışına sevinsek mi bilemedik
oysa o minik bebekle daha çok 'zaman' geçirmek isterdim ben
işte o günlerde su gibi aktı zaman tabiri caizse
zamanın geçmek bilmediği günlerde oldu
hastane koridorlarında babam için dualar ettiğimiz, çok şükür bugün de böyle geçti 'zaman ' dediğimiz de
zaman aslında öyle geniş bir kavram ki
içinde sürüyle duyguyu barındırıyor...
ne tamamen mutluluk
ne tamamen hüzün...
sükunette var
bağrış çağrışta
kahkaha ve gözyaşı da....
bu yıl....
umudun ötesinde olsun
bu yıl farklı olsun
ve herşey mükemmel olsun
sadece benim için ya da ailem için değil bu temenni dostlarım sizler için
umuda ihtiyacı olan herkes için....

Sunday, December 9, 2007

bir masanın etrafında sevdiklerimizle...

geçenlerde yavuz mail atmış bu fotoğrafları
Sosyetenin tanınmış ailelerinden Sendan ve Gürcan Ailesi bir akşam yemeğindeler diye not düşmüş:)
çocuklu aileler olduğumuzdan beri pek sık dışarı çıkamaz olduk ancak ev toplantılarında biraraya gelebiliyoruz ....ki o bile pek nadir gerçekleşir oldu....biz moda'da onlarda çiçekci'de otururken haftada 2 gün mutlaka görüşürdük...
eski günlere dönme gayretlerimiz soğuk kış günlerine yenildi....ama ne yapalım gönüller bir olsun ve kesinlikle sağlık olsun değil mi?

sevdiklerimizle bu masanın etrafında olmayı seviyoruz.....
onlara yemekler hazırlamayı evimizde ağırlamayı...
keşke bütün sevdiklerimizi bu masanın etrafına sığdırabilsek....
fotoğraftakiler kuzenim özlem, eşi yavuz, dilan&baran (ikizlerimiz),uğur ve duru
(bu fotoyu ben çektiğim için bu karede yokum....)

hayat gailesi....

anlatacak bişeyim yokmuş gibi....uzun bir sessizlik oldu...aslında bir sürü şey olup bitiyor öyle durduğu yerde durmuyor ki hayat....
üzerimde nedensiz bir ağırlık
o içimde kıpır kıpır eden yazma hissi yerini halsizliğe bırakmış durumda...
bugün işe gelirken dedim ki
bişey olacak böyle büyük birşey
beni kendime getirecek
korktum sonra bu duygudan
aman ya dedim
ne istiyorum
bu duygunun nedenini soğuk algınlığına da bağlayabiliriz....ki böylesi daha hayırlı olur:)

Wednesday, November 28, 2007

hangisi aslı?

...(sevalim'in fikriydi fotoğrafları da o seçti, bize onaylamak kaldı)
:)
güzel olmuş değil mi
bu filmde gülşah ve orhan başrolde....ama afişin aslına gelince bu
eğer siz de farklı bir hediye vermek istiyorsanız iyi bir seçenek:)
aşağıdaki linkten incelemenizi tavsiye ederim....üstelik bir sürü film seçeneği var
www.hediyeposter.com

Friday, November 9, 2007

arkadaş.....hakan arkadaş:)saymayı bıraktım artık seni ne kadar uzun zaman önce tanıdığımı

nereden başlamalı.....şimdi dün akşam ki veryansından sonra ne etmeli de toparlamalı vaziyeti:)
ama sen değil misin benim canım arkadaşımken uğur gürcan'ın beç(bacanak)'i olmaya karar veren?
vakti zamanında okul arkadaşım sonra iş arkadaşım ve sonra en sevdiğim kuzenimin kalbine sızıp ailemizin içine giren sen değil misin....
şimdi hayat bizi ayrı memleketlerde ayrı mücadelelere savurduysa
pek sık aramıyor sormuyorsak birbirimizi
ama hep anıyor hep özlüyorsak
hala arkadaşız değil mi....
yorumuna yanıt vermediğim için özür diliyorum....eskidende böyleydin sen hatırlasana kitle video günlerini
dört dönerdim peşinde barış diye benle...
içim sızladı şimdi o günleri hatırlayınca:)
çok eğlenir çok gülerdik.....çocuktuk :)
yan tarafta mezar ve cafer vardı...pek bi kankaydın sen onlarla...
o günlerde düşünürmüydün hiç
bizi nelerin beklediğini...
ben hayal bile edemezdim.....
hakancım bi tanecik elifimin eşi olman bi tarafa
kocamın 'beç' i olman bi tarafa
sen benim geçmişten bugüne taşıdığım en değerli dostsun.....bunu öylesine söylemiyorum
biliyorum ki ihtiyacım olduğun da gel desem
gelecek kadar yakın
gerçek bir dostsun....
sizleri çok seviyorum...
güney 'in de dediği gibi sizleri kocaman öpüyorum!

Wednesday, November 7, 2007

baran büyüyor....

KAYAHAN - Cennet K...


teyzeleri, dayıları sevenlerine duyurulur;
baran büyüyor...uyusunda büyüsün gibi olmuyor gerçi
çünkü o kadar gazı var ki
pek bi zahmetli iş bir bebeği büyütmek biraz büyüyünce zorluklarını unutuyoruz geriye en tatlı anıları kalıyor...kuzen hakikaten çok büyük gayret sarfediyor
tabiii burhan güven'de...
biz de onlara bakıp aman allahım ikinci çocuk mu yooo yo diyoruz(şaka!)
işte özleyenler için uzaktakiler için minik bir baran slide 'ı azıcık klip tadında
umarım beğenirsiniz...:)
ben de çağan'ımı özledim hemde çok!
(yaw hala gönderemediniz yeğenimin fotolarını yazdan kalan fotolara bakıp öpüyorum)birileri fotoğraflarını göndersin diye bekliyoruz hala:(

Friday, November 2, 2007

Monday, October 29, 2007

arkadaşım...arkadaşım kime diyorum

Noir Desir-Le Vent...
bugün bayram ama biz herzaman ki gibi çalışıyoruz....vallahi bu sefer şikayet etmiyorum. zaten o kadar az yayın vardı ki
oturmaya mı geldik kardeşim dedim kendi kendime
neyse......bazı arkadaşlarım var isimleri lazım değil:)
cuma bi gittiler hala yoklar
ne bileyim bulamadık şöyle bir iş:)
şaka tabiii canları sağolsun...dinlensinler güzel güzel
ama yarın gelsinler...b.kunu çıkartmasınlar
düşünsünler ki biricik! arkadaşları filiz bugün kü öğle yemeğini 'ali' yle yemek zorunda kaldı ne diyeyim:)
bu da şaka tabiii
ali dedi ki ne oldu filiz hnm arkadaşların yok tabiiii
aşkolsun ne alakası var dedim ama haklı valla kızları görünce dünyayı unutuyorum
yalansa yalan deyin arkadaşlar....

:(

2 gün önce işyerinden bir arkadaşımın babasının vefatını öğrendim...çok etkilendim üzüldüm....hayat böyle bir şey işte hiç beklemediğin bir anda sevdiklerini alabiliyor senden....
ne yapabiliriz ki ailesine sabır dilemekten başka...
çarşamba günü bir terslik olmazsa ziyaretine gideceğiz buradan bir grup....

Monday, October 15, 2007

ve gülümse şimdi....

Emre Aydın - Ve Gü...

sevgili eşim pek severek dinlediğin bu şarkıyı da buraya not düşelim bakalım....
:)eh hazır düşmüşken ;bir deeeeee bu şarkı can arkadaşım gülşah için gelsin....anladın sen onuuuuu:)

duru kızımın bayramlıkları:)



bu pozlar itinayla babaya verilmiştir:)
bayram da küçük bir misafirimiz vardı

dünya tatlısı alya ....ne iyi ettin de geldin
eh artık yaşlandık bizim de elimizi öpmeye gelenimiz var dedik uğur'la :)

Friday, October 12, 2007

bayram sabahı

işe geldiğim için evden bir telaşla çıktım bugün...
aslında duru'nun bayram ayakkabısının fotoğrafını çekicektim buraya koymak için
telaştan unuttum işte!
duru: -annecim uyuycaz uyanıcaz bayram olucak
ben: -evet bebeğim
duru:- o zaman ben bayram ayakkabımı mı giyicem
ben: -evet
duru: -bayram elbisemi
ben: -evet...
duru: -bayram çorabı
ben: -evet (hala sabırla:)
duru: -bayram atleti :)
ben: -bebeğim çok komiksin:)

aslında bu bayram sabahları bir burun sızlaması olur bende
annemin babamın elini öpüp koklayamamanın verdiği
bir sızı herhalde...
sinop'ta arife gününden başlar telaşe sabah erken kabristana ziyarete gidilir dua edilir....nedense çok erken kalkılırdı ve biz çocuk halimizle pek te hoşnut olmazdık bu durumdan ama itiraz da edemezdik
bayramın ilk günü yaptığımız kahvaltının tadı bir başka olurdu...annemin nokullarını daha ilk günden bitirirdik neredeyse:)
sonra ağbimlerle hep beraber aile büyüklerini ziyaret eder her gittiğimiz yerde de bol bol nokul yerdik
o zaman çocuk aklıyla göremediğim farkına varamadığım yegane şey hatırlamanın hatırlanmanın güzelliğiydi sanırım
çünkü kapısını çaldığımız her evde öyle güzel ağırlanır öyle sevgiyle karşılanırdık ki...:)
herkese ailesiyle sağlıklı,mutlu bir bayram dilerim....
büyüklerimin ellerinden küçüklerimin gözlerinden öperim:)

Wednesday, October 10, 2007

bakış açımızı değiştirelim diyorum:) ne dersiniz?

yazdım...yazdığımı sildim
sonra tekrar yazmaya başladım...
yazdıklarımı okumak için can atan bir arkadaşım var
yazmak için bundan daha iyi bir nedeni olabilir mi insanın
...
hayatın merdiven gibi olduğunu söyledi mert....bilge bir arkadaş mert:)
onun bu kendinden emin söylemlerine bayılıyorum...arada konuşmalı mert'le rehabilitasyon gibi geliyor valla
keşke şu bakış açımızı düzeltebilsek
gülümsemekten vazgeçmesek
iyi birşey aslında gülümsemek....şimdi aslında bunları söylerken kendime söylüyorum ve biraz da yelda'ya
ama şu iki gündür yaşadıklarını düşünürsek en çok sana
omuzlarını dik görmek istiyorum
gözlerin nemli olmasın ama
gülümsemekten vazgeçme meli sin....
mutlu görünmeye değil mutlu olmaya gayret etmelisin
her defasında şöyle bir etrafımıza bakarsak
ne kadar şanslı olduğumuzu farkedeceğiz
dünya güzeli evlatlarımızı
dostluğumuzu
sahip olduğumuz hazineleri
farkedeceğiz
artık mutsuzluk
umutsuzluk yok!
anlaşıldı mııııı

Tuesday, October 9, 2007

umut

allığımı bugün daha fazla sürmüştüm oysa
:(
şimdi iyi bir haber alayım istiyorum
anlaşıl dı mı?

en sevdiğim ikili :)


h.sonu çekildi bu fotoğraflar üsküdar'dan beşiktaş'a giderken keyifli bir pazar sabahı saat 11:00 suları
pelin'e gidiyoruz ailecek...

Monday, October 1, 2007

burhan dede 'baba' olduu!!!


burada sıklıkla afişe ettiğim duru kızımın burhan dedesi yaşına başına bakmadan:)baba oldu!!!


kuzenim yeniden 11 yıl sonra ikinci bebeğini kucağına aldı....hiç kucağından indirmediği yakışıklı oğlu berkcan 'sa ağbi oldu...

Wednesday, September 26, 2007

teşekkür...

eda suner' e teşekkürler!...
kendisi blog dünyasının yakından tanıdığı bir isim
az evvel sevalimin vasıtasıyla bilmediğim bir konuda yardım istedim kendisinden...ben böyle el yordamıyla birşeyler yapmaya çalışıyorum
çok ta bilmeden daha çok deneme yanılma yöntemiyle:)
sağolsun çok yardımcı oldu...
e ne demişler bilmemek ayıp değil ....

....

YORGUN

Yarın
Yarın
Yarın
Sana bugün ihtiyacım var....

Özer Bal

Tuesday, September 25, 2007

Seviyorsam...


Nasılsa öyle yaşanacaktı

Söylenecek bir bahane hep vardır

Ha bugün yalnız

Ha günün ötesi

Seni sevmek

Beni harcamak olmayacaktı

Sana yüklediğim anlamları

Senmişsin gibi düşünme

Aldanırsın.

Sen o anlamlarla

Sadece bende varsın

Ben seviyorsam

Sen bahanesin

Özer Bal

bu şiir uzun uzun zaman önce bir kartın üzerinde bulmuştu beni....çok okuduğum çok kitapçı gezdiğim günlerdi...istiklal'de sıklıkla uğradığım yerlerden birinde :) küçük, ince ,cepe sığıcak büyüklükte kitabı elime geçmişti özer bal'ın...

çok sevmiştim okumaktan çok keyif almıştım o ilk buluşmada

kartını buzdolabıma en sevdiğim notlar ve fotoğraflarla birlikte iliştirmiştim....

sonra pınar abla bayılmıştı bu şiire aldım benim oldu deyivermişti

sevdiğim birinde kaldığı yerden misyonuna devam ediyor ya

üzülmedim gidişine....sonra ilginç bir tesadüfü de keşfetmesine vesile olmuştu pınar ablanın !!!

şimdi nereden aklıma geldi bimiyorum

birden aklıma düşüverdi satırları....

:)

çocuk anne ve babanın benzeridir:)


evrim keşfetmiş...seval-evrim
ortak çalışması:)
hoşuma gitti burada da olsun istedim....aslında her sene bu testi tekrarlamak lazım bakalım benzerlik yine eşit mi kalacak

mesela azroşumun her daim babasına olan benzerliğinin bilimsel kanıtı da burda :)

Monday, September 17, 2007

mutluluklar arkadaşıma!


Guls
Video sent by filizinadasi

Thursday, September 6, 2007

çok özledim!!


2007 yazından özlemle hatırlanan kareler...
Amelie ''La Valse...

bu aralar yine öyle burnumda tütüyorsunuz ki....
ikide bir fotoğraflara bakıp duruyorum....boğazımda bir düğüm oluveriyorsunuz...
bir süre öyle kalakalıyorum
sonra babam geliyor aklıma
geçen sene yaşadıklarımızı onu kaybetme noktasına gelişimizi
hafızamdan silmek istesemde
orada öyle duruyor
masalda ki dev gibi
....
yılların yorgunu annem
hala yorgun mu
....
çocuklar büyüyor
kendi çocuğum büyüyor
ben büyüyorum
deniz çağan büyü(lü)yor :)
her resmine baktığımda
içini sızlatıyor halasının
bebek kokusunu duyuyorum sanki
ve ikizler ata - tayduş
duru kuş'un kuzenleri
sıla ,ulaş, ata, tayduş...
...ağbimler
muhabbetlerine doyamadığım
dostlarım
her zaman yanımda
her zaman dost ağa - bey lerim
şöyle evin önünde
güle oynaya maaile kahvaltılarımızı özlüyorum
hani biz tam oturmuş kahvaltının sonlarına doğru gelmişken musti'nin
gelişini(uykudan kalkıp gelememiştir çünkü)
dilekçim'in geleneksel ızgara partisini
engin abi mangal başında ağbimle
biz masada nesli - fethiyen(duru öyle diyo )
kay-a-(han)abim, uğur
çocuklar bir an önce yeyip kalkma derdinde
aslında yazdan kalan böyle güzel kareler aklımda
hüzün yok!
ne mutlu aslında
iyi olsunlarda
ben razıyım onları özlemeye
en uygun zamanda da gitmek gibi bir düşüncem var
insan zamanla farklı bakmaya başlıyor
herşeye
çünkü şu zaman denilen şey gidiyor ve daha gelmiyor
ben keşke demek istemiyorum
ve içime düşen bu özlem duygusu beni
böyle esir almışsa
gitmeliyim
evet
inşallah
sadece biraz sabır işte...






çok özledim çok!

duru öğreniyor anne de öğreniyor


duru bile farkında küresel ısınmanın....

bebeğim okulda öğretmeninin anlattıklarını çok ciddi bir şekilde uyguluyor bizi de her defasında uyarıyor (!)

akşamları diş fırçalarken ya da ellerini yıkarken pek dikkatli....anne musluğu kapatalım suyumuz bitmesin

ben harekete geçene kadar panik halinde kapat kapat anne

bak boşuna akıyor diyor bilmiş bilmiş

aslında çocuklarımızın gösterdiği duyarlılığın yarısını bizlerde gösterebilsek

belki bu gidişatı değiştirebiliriz

bence dünyayı güzelleştirmenin tek yolu da bu

bir çocuğun gözleriyle bakmalı hayata

öyle uyanmalı güne...

ve öyle yaşamalı

herşeyin başkalaşdığını göreceksiniz...:)





Saturday, August 25, 2007

yaşam hakkına saygı


onları itelemekten onlara zarar vermekten vazgeçelim artık
hayvanlar küçük dostlarımız
onlarında yaşamaya hakları var
aşağıdaki linke girip siz de destek verin

http://www.yasamhakkinasaygi.com/

Thursday, August 23, 2007

heyy...LOST'um!!!


Kimi görsem dilinde bir losttur gidiyodu
Abi bu lost ne ola ki modundan çıkmam pek zaman almadı
Sonra uğur’la duru uyuduktan sonra lost seanslarımız başladı
Aman allahım bir bölüm seyredip yatarız diye başladığımız geceler 2 de 3 de o da artık mecburiyetten son buluyordu....
Sonra toplu gösterilere başladık
Kuzen ve değerli eşi burhan dede de katıldı bize
Dvd dvx allah ne verdiyse dost arkadaş çevresinden edinip bişekilde devamlılığı sağladık
Sonra....sonra....3.sezon da acaip çuvalladık
Lost lost diye nicesine sarıldım.....yalan değil
valla...
Ve en sonunda uğur 3.sezonun tamamını almış...
Heyecanla lost günlerinin başlamasını istiyorum artık...
Bu aralar işler yoğun akşamları geç çıkıyorum
Aklım gidiyo uğur şeytana uyarda bensiz başlar mı bu mereti seyretmeye diye
Şimdi bilen biliyor tabiii
Konusuna falan girmeyeceğim
Geçenlerde(ama bayağı bi geçenlerde)kuzen
sawyer’ın(Josh Holloway)
Eşiyle fotoğraflarını göndermiş çok hoşuma gitti
Benim favori karakterimdir kendisi
dizideki O paldır küldür tavrı !!!
yani gerçek hayatta o ha diyeceğimiz türden densizliği nedense sevimli geliyor bana....

çok şirinler değil mi....:)

evet evet...öyleler....

huzursuz bacak sendromu (restless legs sendromu)

....dün çok tesadüfi bir şekilde öğrendiğim bir bilgiyi sizlerle paylaşmak istedim...ASLINDA İLK DUYDUĞUM DA HADİ CANIM OLMADIM DESEM YALAN OLUR...ama varmış doğruymuş google dan girdim baktım hakikaten var
'huzursuz bacak sendromu'
bacaklarımın ağrısı illa ki bundandır budur buldum demiyorum ama hakikaten böyle bir hastalık var
ve çoğumuzun haberdar olmadığına da eminim
sendromun belrtileri Uyku ya da dinlenme esnasında bacaklarda hissedilen rahatsızlık, huzursuzluk, hareket ettirme ihtiyacı, uyuşma, karıncalanma bazen de tam olarak tanımlanamayan bir his olarak anlatılıyor.
genellikle gece hissedildiği vurgulanıyor..
ayrıca yapılan araştırmalara göre
huzursuz bacak sendromu görülen hastaların diğerlerine oranla depresyona daha yatkın olduğu saptanırken sendrom ne kadar şiddetliyse depresyonun da şiddetinin o kadar arttığı gözlenmiş. .(eyvah!...hımmm şimdi benim durumum da aydınlığa kavuştu:))

kaynak:

http://www.thehealthnews.org/tr/news/2835/Huzursuz_bacak_sendromu.htm

Wednesday, August 22, 2007

öğlen sohbetleri 1

öğlen yemek sonrası
yine tatlı bir muhabbet aldı bizi...
kahvelerimizi yudumlarken bir yandan
eski günlerden konuştuk
ama çok eski günlerden
henüz
birbirimizden haberdar olmadığımız günlerden
hayallerimizden
bazan küçük pişmanlık
rüzgarları essede
acaba öyle olsaydı nasıl olurdu
diye düşündüğüm olmadı mı
çoooook...
kafetarya da gözlerimiz dolu
bizi biz yapan yaşadıklarımızı
ve bizi buraya bu ana getiren zaman, kader herneyse
kıymetini bilmediğimiz o 'an' ların toplamı değil mi
geçip giden yıllar
buradayım işte!
burada olmaktan mutluyum
hayatımda ki herşeyden
sevalle konuşurken
tam o an da iyi ki de böyle olmuş dedim ilk defa
iyi ki!!

Thursday, August 16, 2007

depresif bir ruh hali analizi....:(

Ezginin Günlüğü - ...

Güzel müzikler dinlemek istiyorum
Güzel filmler izlemek
Kitap aralarında boğulmak
Zihnimi boşaltmak istiyorum kaçmak bu kalabalık yalnızlıktan
Yakama yapışan ne
Bu mutsuzluk bu bıkkınlık ne
Canımı acıtan içimi sıkan ne
Böylemiydim ben
Böyle umutsuz
Ne istiyorum
daha ne bekliyorum ki...
aslında bu sabah işi gelirken şükrettim halime
Ve beni sarmalayan bu lanet duygunun anlamsızlığını düşündüm
Aslında düşünmenin ötesiydi
Gördüm çünkü
gördüm Evet
herkes yaşıyor
farklı şekillerde ama yaşıyor
insanız yaşayacağız yaşanması gereken ne varsa
kaderi durduramayız
ama kederi de durduramıyoruz
vallahi de billahi de budur diyebileceğim bir nedeni yok
hani gördüm diyorum ya
mesele etmeye değmez tonla şeyi bu noktaya getiriyorum ben
kızıyorum ama
kızgınlığım kendime
ne çok neden var oysa mutlu olmak için
adam olmayacağım ben
bugünü de ziyan ettim
bakalım yarınımız ne olacak??

not: okumadan önce bir doz ezginin günlüğü'nden
'delice zeytin' alınması rica olunur...yoksa daha da çekilmez olur bu ruh hali analizi...ne dedim ki ben şimdi....:-x

duru'nun havuz keyfi:)


bu fotoğrafları nezaket çekti
bayıldım ben....çok doğal görünüyor değil mi...



Monday, August 13, 2007

aqua dolphin....



cuma gecesi 02 de eve girdim
kaçta uyudum bilmiyorum
c.tesi sabah erken kalktık neden?
çünkü bi dünya yol gideceğimiz için erken kalkmak zorundaydık :(....
sabah sevimsiz bi kalkış oldu malum yorgunluğa acaip bir başağrısıda eklenince...
ama sonradan açıldım
kuzenlerle uzun süredir görüşmemiştik çok iyi geldi
mekan çok iyiydi yetişkinler için 3 havuz vardı
bir tane çocuk havuzu ve dalga havuzu vardı
sürüyle su oyunu,kaydıraklar
gereksiz dj atraksiyonları dışında hakikaten kendimi istanbul dışında bir tatil köyünde gibi hissettim...
bol bol yüzdük güneşlendik
akşam eve gittiğimizde bitik bi haldeydik ama...duru bugün çok güzel bir gün geçirdik di mi anne dediğinde tüm yorgunluğa değdiğini düşündüm
canım bebeğim hakikaten çok eğlendi...
evde tempo düşüktü...uğur'la uzay boşluğuna düşmüş gibiydik
duru yatar yatmaz uyudu:)
biz de fazla dayanamadık
saat 22 yi gösterdiğinde çoktaaan....yatış pozisyonu almıştık :)

Friday, August 10, 2007

saatlerimiz 00:47'yi gösterirken....

işin aslı şu ki ben eve gitmek istiyorum....
çok yorgun bıkkın sıkkınım
bi eve gitsem durukuşumu koklasam öpsem
geçecek biliyorum
şimdi oturmuş gecenin bu vaktinde yazıyorum
eh belki seval okur bu satırları
3 gündür sezen aksu takılı orada diyordu
:( yazacak hayırlı bişey bulamadım be sevalim ne yapayım
ratingi yüksek bir blogda değilim
sadece senin gibi dostlar uğruyor arada
aslında yarın için güzel planlar var
herşeyden önce izinliyim en güzel tarafı bu
bütün kuzenler biraraya geliyoruz
çoluk çocuk havuza gidicez
eğer bir yerlerde uyuyup kalmazsam bol bol fotoğraf çekerim
tembellik etmezsem pazara da bloga postlarım
hayat bayram olsa
çok yesek ama zayıf kalsak
çalışmadan...:) kazansak!
gözyaşı diye bişey olmasa..
hüzünü tanımasak mutluluğun kıymetini bilir miydik acaba
eh gecenin bu saati uçuş serbest....

Tuesday, August 7, 2007

budur!

Get this widget | Share | Track details

Bazen daha fazladır her şey
Bir eşikten atlar insan
Yüzüne bakmak istemez yaşamın
O kadar azalmıştır anlam

O zaman hemen git radyoyu aç bir şarkı tut
Ya da bir kitap oku mutlaka iyi geliyor
Ya da balkona çık bağır bağırabildiğin kadar
Zehir dışarı akmadan yürek yıkanmıyor

Ama fazla da üzülme hayat bitiyor bir gün
Ayrılıktan kaçılmıyor
Hem çok zor hem de çok kısa bir macera ömür
Ömür imtihanla geçiyor

Ben bu yüzden hiç kimseden gidemem gitmem
Unutamam acı tatlı ne varsa hazinemdir
Acının insana kattığı değeri bilirim küsemem
Acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir
Bir şiirden bir sözden
Bir melodiden bir filmden
Geçirip güzelleştirmeden can dayanmıyor
Yıldızların o ışıklı fırçası azıcık değmeden
Bu şahane hüzün tablosu tamamlanmıyor

Ama fazla da üzülme hayat bitiyor bir gün
Ayrılıktan kaçılmıyor
Hem çok zor hem de çok kısa bir macera ömür
Ömür imtihanla geçiyor

Ben bu yüzden hiç kimseden gidemem gitmem
Unutamam acı tatlı ne varsa hazinemdir
Acının insana kattığı değeri bilirim küsemem
Acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir

sezen aksu

9'a basma 9 kipriiii....

bu görüntüler sinop tatilinden....

DSCN1275
Video sent by filizinadasi

bizim evin arka tarafında büyük bir terasımız var
akşam üzerleri esintisi eksik olmaz
küçükken ağbimlerle az top oynamazdık orada...
şimdi bizim ufaklıklar serinliği fırsat bilip soluğu terasta alıyorlar
....duru'nun sek sek oynayabildiğinden haberim yoktu ne zaman öğrenmiş şaştım kaldım..
eskiden bizde oynardık heyecanlanıp kaptım elinden taşı
neyse zaten izlediyseniz hikaye orada ...

Monday, August 6, 2007

tatilde objektife takılanlar:) 2

tatilde objektife takılanlar:)



sizce bu tatlı şey nerede şekerliyor?
:)
resimi biraz daha açalım mı

her gün yahşice'de aynı saatlerde denizin içine girip orada öylece kalıyor
gözleri kapalı serinlemenin tadını çıkarıyordu...

paşa paşa! ...:)



öyle kıvrılmış munis munis uyuduğuna bakmayın
evden kaçmalar ,gecenin bir yarısında eve gelmeler ,gürültüler koparmalar
işte pınarımın kedisi 'paşa'....bizim olduğumuz günlerde sosyalleşme gayreti içerisindeydi:)
komik bir kedicik paşa ama şanslı
bir dediğini iki etmeyen sahibi var
duru'nun paşişkosu pek iştahsız pek bi delişmendi
uyumadığı zamanlarda tabiii:)